Borç İntiharları İçin de Diyanet Başkanlığı Göreve!
Diyanet Başkanlığı'nın talimatı üzerine bu hafta Cuma hutbelerinde bir sorun ola ekmek israfı ayet ve hadislerle işlendi. Şüphesiz ekmek israfını yabana atmak akıl sahipleri için mümkün değil. Sadece ekmek değil, israfın her türlüsünün haram kılındığı dinimizde bu yüzden konunun dile getirilmesi çok önemli.
Şimdi ilgililere soruyoruz. Pekiyi! İnsan hayatı kutsal değil mi? Borç yüzünden intiharlardan kim sorumlu? Bir insanın ölümü alemin ölümü gibidir diye buyuran Dinin mensupları acaba bunları da sorgulaması gerekmiyor mu? Ekmek israfını ülkenin her yerinde hutbelerde anlattıran Diyanet Başkanlığı, bu önemli meseleyi hutbelerde anlatmayı düşünüyor mu?
Gün geçmiyor ki borç yüzünden birileri intihar etmiş olmasın. Acaba borç yüzünden intihar eden veya yıkılan aileler için istatistikler tutuluyor mu? İntiharların acaba ne kadar kısmı ekonomik sorunlar yüzünden ortaya çıkıyor?
Senede 1.5 Milyar TL’lik ekmek israfına karşılık yılda 53 milyar TL olmak üzere son 10 yılda toplam 530 milyar TL’lik faize giden israf var. Yani ekmek israfına göre yıllık 35.3 katı israftan bahsedilebilir. Bu büyük bir israftır? Peki neden?
İlgililer acaba suçu kredi çekmek zorunda kalanlara atarak kurtulacaklarını mı zannediyorlar? Neden devlet kendi parasını faizsiz ve borca dayalı olmadan üretmiyor? Neden 70 milyonluk ülkemizde 68 milyon insan kredi kartıyla yaşamaya mahkum? İnsanlar neden kredi kartıyla kredi kartını döndürmeye çalışıyor? 15 sene önce kimse bankaların yolunu bilmezdi. Şimdi bankalara yolu düşmeyen var mı? Neden ve nasıl bu duruma geldik?
İsrafların en büyüğü insan israfı değil mi? Ayetlerde zulmün her türlüsü açıkça yasaklanmamış mı? Bir insanın ölümü alemin ölümü değil mi? Geçmişte kaç kişi borç yüzünden intihar ediyordu? Şimdi gün geçmiyor ki borç yüzünden intihara rastlamayalım. Neden bu sayı adeta otomatiğe bağlandı ve istatistiklere konu oldu?
Durum böyleyken konunun muhatapları neden hala bunu sorgulamıyor?
Borç intiharlarında son dört günde basına yansıyan haberlerde Şanlıurfa'da Muhasebeci Ömer Ateş, Hatay Dörtyo ilçe Milli Eğitim Müdürlüğü'nde görevli Memur İsrafil Akyüz, Kayseri^de Emekli Ali Gürbüz, Diyarbakır'da bir otelde çalışan Metin Perihan bankalara olan borçları nedeniyle canlarına kıydı. Bunlar sadece basına yansıyan intihar olayları, basına yansımayan intihar sayısı nedir? Bilemiyoruz..
Diyanetin, Ekmek İsrafında üzerine düşen sorumluluğu yerine getirirken israfların en büyükleri konusunda duyarsız kalması mümkün mü? Diyanete bu konuda görev ve sorumluluk düşmüyor mu?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder