Niğde'nin en büyük tarım ilacı bayilerindenken taahhüt ettiği borcunu ödeyemediği için taahhüdü ihlal suçu kapsamında hapis cezası alan ziraatçı Abdullah Özer, ekonomik krize kadar işlerinin çok iyi olduğunu ancak kriz sonrası borçlarının bir kısmını ödeyemez duruma geldiğini belirtti. Borçlarını ödeyemediği için evine icra geldiğini anlatan Özer, Eşimin haberi olmasın, üzülmesin, çevredeki komşuya rezil olmayayım diye borcumu ödeyeceğime dair avukata taahhütte bulundum. Yerine getiremediğim için ceza aldım. Ceza alınca iş yerimi kapatmak zorunda kaldım. Borcumu ödeyebilmek ve ayakta kalabilmek için iş yerimi açmak zorundayım. Cezaevine girmekten korktuğum için açamıyorum. Önümün açık olması gerekiyor. Sayın Başbakanımızdan ve Adalet Bakanımızdan çek cezalarında hapis cezalarının kaldırılması ve cezaevinde olanların tahliye edilmesi gibi, taahhüt ihlal cezasının da kaldırılması yönünde girişimde bulunmasını istiyorum. Taahhüt cezasının da çek yasası kapsamına alınmasını talep ediyorum dedi.
Taahhüdü ihlal nedeniyle üç ayrı cezası olanlardan biri de Niğde'nin ilk organik patates üretimini yapan Adem Hasandağlı. Niğde'nin Altunhisar ilçesine bağlı Ulukışla beldesinde, 500 dekar alanda organik tarım üretimi yapan Adem Hasandağlı, elma, patates ve 13 değişik ürünü yetiştirmek için organik tarım tesisi kurduğunu ancak pazarlama konusunda sorun yaşayınca borçlarından dolayı evine haciz geldiğini söyledi. İcradan dolayı çevreye rezil olmamak adına borçları için taahhütte bulunduğunu anlatan Adem Hasandağlı, Bana üç ayrı taahhüdü ihlal cezası geldi. Her biri 3'er aydan 9 ay cezam var. Ben 9 ay cezaevine girersem üretimim tamamen duracak. Daha sonra borcumu nasıl ödeyeceğim? Benim cezaevine girmemin kime ne faydası olacak? Bu iş, avukatlarla tefecilere yarıyor. Tefeciler zor durumda olanı buluyor, para satıyor. Böyle bir ortamda insanların hayatları kararıyor, işleri bozuluyor, aileleri dağılıyor. Benim borcumu ödeyebilmem için üretim yapmam lazım. Cezaevindeyken nasıl üretim yapabilirim? Çek yasası nasıl "çek mağdurlar"ını tahliye ettiyse taahhüt ihlalinin de aynı kapsama alınmasını istiyoruz. Bizler de bu ülkenin vatandaşıyız. "Çek mağdurları"na nasıl kolaylık sağlandıysa aynı şekilde bizlere de aynı kolaylığın sağlanması için Sayın Başbakanımızdan ve Adalet Bakanımızdan yardım bekliyoruz" diye konuştu.
Niğde'nin 50 yıllık esnafı Zahide Çağşar da esnaflık yaparak kazandığı 50 yıllık birikimini bir taahhütle bitirdiğini anlattı. Çağşar, İşlerim çok düzenliydi. 50 yıl boyunca esnaflık yaptım. İşlerimi hep büyüttüm. Ancak küçük bir meblağ üzerinden bir çek verdim. İşler kötüleşince çeki ödemek için birtakım kişilerden faizle para aldım. Onu da ödeyemeyince taahhütte bulundum. Taahhütte bulunduğum çekleri ödeyemediğim için iki kez cezaevine girdim. Cezaevine girdiğim için iki kez dükkanım ve iki evim elden gitti. Ben cezaevindeyken eşimden de taahhüt almışlar. Şimdi 74 yaşındaki eşimin de aylığına el koydular. Bankalar kredi vermiyor. Sayın Başbakanımızdan, Adalet Bakanımızdan çekle ilgili yasa kapsamına taahhüdün de alınmasını istiyorum. Bizim de sesimizi duysunlar diye konuştu.
ben bu konuyu senin annenle konuşmayı deneyeceğim eva'cım.
YanıtlaSil