Aile fertlerinin zorunlu ihtiyaçlarını karşılayan ev eşyaların haczine devlet engeli getiren kanun maddeleri TBMM Adalet Komisyonunda kabul edildi.
Türkiye'de borçlu bireylerin ev eşyaları yıllardır talan ediliyor, Barolar, bankalar, avukatlar ve icra mafyasının yoğun baskıları nedeniyle icra kanunu bir türlü düzenlenemedi.
Esasen mevcut icra iflas yasasında "zorunlu ihtiyaç maddeleri haciz edilemez" hükmü olmasına rağmen bu bir şekilde görmezden gelindi, spot mağaza gibi çalışan yediemin depoları beyaz eşyalarla dolup taştı. Bu düzenlemeye karşı çıkan ve evlerde bulunan beyaz eşyaların "Zaruri ihtiyaç eşyası" olmadığını söyleyen Avukatlar var.
Ve bugün milyonlarca evde aynı dram yaşanıyor.
Diyabet hastaları için hayati öneme sahip ve çabuk bozulduğu için buzdolabında saklanması gereken "insülin"in saklandığı buzdolabı haciz ediliyor. Hastahane raporu İcra Memuruna sunulmasına rağmen.
Buna benzer olayları yaşayan on binlerce ev kan ağlıyor.
İcra dosyalarının ezici çoğunluğu dar gelirli küçük esnaf ve köylülerden oluşuyor.
Türkiye'deki her üç aileden biri icrada.
Kredi kartları ile acil ihtiyaçlarını giderenler, faiz üstüne faiz binen bu borçların altında soluk alamaz hale geldiler. Bankaların avukatları haciz işlerine yetişemediği için yüzlerce serbest avukatla anlaşıp, kredi kartı borçlularının üstüne yürüdüler.
Devlet bir yandan vatandaşına zaruri ihtiyaç denilerek kurduğu fonlar aracılığı ile beyaz eşya yardımında bulunurken, kendi bünyesindeki icra memurları aracılığı ile de borçlu ailelerin evlerindeki beyaz eşyaları acımasızca haciz edip, icra mafyalarına rant sağladı.
Nihayet; Türkiye'nin "icra utanç" uygulaması tarih oluyor.